Sayfalar

18 Mayıs 2013 Cumartesi

İçlerine Sindirebilecekler Mi?

Türkiye’de gündem o kadar sık değişiyor ki, biri bitti, derken bir diğeri başlıyor. Sanırım dünyada bu kadar sık gündem ile karşılaşan ülke sayısı bir elin parmakları kadardır.

Geçtiğimiz hafta gündeme damgasını vuran olay, kuşkusuz kamuoyunda ’vekile kıyak’ diye adlandırılan, milletvekillerinin mevcut haklarına yeni haklar ekleyen, AKP, CHP, MHP ve BDP’nin ortak imzası ile TBMM Başkanlığı’na sunulan yasa teklifiydi.

Kamuoyunun haklı olarak tepkisine neden olan, bu tepkilerden ötürü CHP, MHP ve BDP’nin imzasını geri çektiği yasa teklifi emekliler de dahil milletvekilleri ile eşi ve çocuklarına dudak uçuklatan yeni hakların verilmesini öngörüyor.

AKP’nin arkasında durduğu yasa teklifi öyle düzenlemeler içeriyor ki , insan ‘Yok artık, bu kadarı da fazla’ demekten kendini alı koyamıyor. İşte o yeni haklar; milletvekili ve ailesine yaşam boyu kırmızı pasaport, suçlu da olsa trafik cezasının yazılmaması, her türlü sağlık hizmetlerinin TBMM tarafından karşılanması ve silah ruhsatı ödememek gibi.

‘’Milletvekillerinin yasal statüye ihtiyacı var’’gerekçesiyle hazırlanan yasa teklifi, bırakın milletvekillerine saygınlık kazandırmayı, aksine bu düzenleme ile toplumda çok fazla tepki toplayacak, milletin vekili ile arasındaki farklılık daha da derinleşecek.

Milletin aslı 30 yılda emeklilik kazanıp, çok düşük emekli maaşı ile yaşamlarını sürdürmeye çalışırken, milletin vekili olanlar ise 2 yılda emeklilik hakkını kazanarak 6-7 bin lira arasında değişen aylıklar alıyor. Toplumun vicdanını yaralayan, kanatan bu durum ortada iken yeni bir düzenleme ile şaşırtıcı haklar istemenin adı ne olur onu da siz belirleyin.

Genel Başkanların tercihi ile TBMM’ye kapağı attınız mıölene dek aileniz dahil her olanak size sonuna kadar açık. Elbette ki milletvekilliği gibi saygın bir görevi üstlenenlerin, bu görevlerinden ötürü, ama sadece görevlerinin gerektirdiği ayrıcalıklı hakları olmalı.

Ancak, 2 yılda emeklilik, kendisi ve ailesinin sağlık giderlerinin ölümlerine dek devlet tarafından karşılanması ve son olarak ömür boyu diplomatik pasaport gibi haklar, millet ile vekili arasında onarılmaz derin uçurumlar yaratıyor, tepkilere neden oluyor.

Milletin aslı çok düşük maaşla yaşamaya çalışırken, hastane kuyruklarında ömür tüketirken, vekiller bu tablo karşısında rahat bir yaşam sürdürebilmeyi kabulleniyor, içlerine sindirebiliyorlar mı? Bu sorunun yanıtını kamuoyu merakla bekliyor.İşçiye, memura, emekliye yüzde 5-6 arasında zam, kendilerine ballı kaymaklı maaş. Umarım bu yeni düzenlemeden AKP de vazgeçer.

Dedik ya Türkiye’nin gündemi o kadar sık değişiyor ki, adeta insanın başı dönüyor.

Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki patlamada 50’yi aşkın insanın yaşamını yitirmesi ve onlarca yaralı haberi toplumu derinden sarstı.

Yetkililerce Suriye gizli servisi El Muhaberat tarafından gerçekleştirildiği açıklanan saldırı beraberinde bir takım kuşkuları ve ‘Suriye’den kaçan mültecilere bu kadar destek neden?’ sorusunu da gündeme taşıdı.

Sayıları 200 bine yaklaşan, özellikle Hatay’da kontrolden çıkan, polise, askere, vatandaşa saldıran, ne yaptıkları bilinmeyen Suriyeli mültecilere daha ne kadar göz yumulacak?

Teröre binlerce şehit veren, terörden çok çeken Türkiye umarım yeni bir terör belası ile uğraşmak zorunda kalmaz.

Bu arada Türk halkı, adına ‘’Çözüm Süreci’’ denilen gelişmeyi biraz da endişe ile izliyor. Elbette kan dökülmesin, ülkede barışegemen olsun, şehitler verilmesin. Ancak bu gelişme nasıl sonlanacak, üniter yapıya zara verecek mi, federal bir yönetime geçilecek mi, terörist başı af edilecek mi? Toplumun merakla yanıtlanmasını beklediği sorular olarak ortada duruyor.

Akil İnsanlar bile gittikleri bölgelerde, nedense bu sorulara tatmin edici karşılık veremiyor, endişeleri gideremiyor. Yoksa onlarda mı bilmiyor?

Süreç yürütülürken, endişeleri gidermek adına bu soruların yanıtı net olarak kamuoyuna açıklanmalı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder