Temmuz ayı ile birlikte memur, işçi, emekli, maaş ve aylıklarına yılın ikinci yarısında yapılacak zammı merakla bekliyor.
Özellikle çok düşük aylık alan on milyonu aşkın emeklinin gözü, 3 Temmuz’da açıklanacak enflasyon rakamında. Emekli, ‘Aylığım ne kadar artacak, birazcık nefes alabilecek miyim?’ diye kendini sorguluyor.
Ne yazık ki memur ve emeklinin umutlu bekleyişi, bugüne değin hep hüsranla sonuçlandı, umutlar başka bahara kaldı.
Aileleri ile birlikte ülke nüfusunun neredeyse üçte ikisini oluşturan bu kitle, düşük maaşla yaşamak için adeta mucizeler yaratıyor, onurlu yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.
Mevcut sisteme göre, işçi ve Bağ Kur emeklilerinin aylıklarına, 1 Ocak ve 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere, yılda iki kez bir önceki altı ayda gerçekleşen enflasyon oranında zam yapılıyor. Buna göre, işçi ve Bağ Kur emeklilerinin aylıklarında, 1 Temmuz’dan itibaren 1 Ocak-1 Temmuz 2013 arasında gerçekleşen enflasyon oranında artış olacak.
Memur, sözleşmeli ve memur emeklilerinin maaşlarına da, geçen yıl Kamu Görevlileri Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan toplu iş sözleşmesi uyarınca, 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere yüzde 3 oranında zam yapılacak.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre bu yılın ilk beş ayında enflasyon yüzde 3.21 olarak gerçekleşti. Böylece beş aylık dönemde maaşlara yapılacak yüzde 3’lük zam aşılmış oldu.
Haziran ayında enflasyon sabit kalsa bile, memur, sözleşmeli ve memur emeklileri, Temmuz ayında yüzde 3’lük zammın yanı sıra, yüzde 0.21 oranında enflasyon farkı alacak.
Bu nedenle işçi ve Bağ Kur emeklilerinin yanı sıra, memur ve memur emeklileri de 3 Temmuz’da açıklanacak Tüketici Fiyatları Endeksi’ni (TÜFE) merakla bekliyor.
Bu arada, Ağustos ayında memur sendikaları konfederasyonları ile hükümet toplu iş sözleşmesi masasına oturarak, 2014 yılının zam pazarlığına başlayacak.
Görüşmelerde yetkili konfederasyon olan Memur-Sen’in takınacağı tavır, zammın belirlenmesinde etkili olacak. Toplu pazarlık masasında Memur-Sen, sadece üyeleri için değil, tüm memur ve emeklileri için mücadele ettiğini umarım göz ardı etmez.
Memur ve emeklinin sorununun yüzde 3, yüzde 4 gibi zamlarla çözümlenemeyeceğini, rahat bir nefes alamayacağını Memur-Sen görmeli, toplu iş sözleşmesi masasında bu anlayışla mücadele etmeli.
Memur-Sen, üye sayısını artırma amacıyla hükümete yakın durma anlayışından vazgeçmeli, temsil ettiği kitlenin çıkarları için gerçek bir sendikadan beklenen duruşu sergilemelidir.
Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası uyarınca, görüşmelerde uzlaşma sağlanamaması durumunda, memur ve emeklilerine yapılacak zammı, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu belirleyecek.
Bu kurulun belirlediği zam, bugüne değin hükümetin önerdiği zamma yakın veya 1-2 puan üzerinde oldu, sendikaların talepleri karşılık bulmadı. Çalışan ve emekli de umduğu zammı alamamaktan haklı olarak yakındı.
Önümüzdeki yıl yerel seçimlerin yapılacağı dikkate alındığında, hükümet bu kitleye yüzde 3’ün, yüzde 4’ün üzerinde zam verebilir. Ancak, memur, işçi ve emeklinin günümüz koşullarında daha iyi bir yaşam sürdürülebilmesi, boynunun eğik kalmaması için çok daha yüksek aylıklara ve zamma gereksinimi var. Düşük zamlarla bunu gerçekleştirmek olası değil.
Asgari Ücrete 30 Lira Zam
Yaklaşık 5 milyon işçinin yararlandığı asgari ücrete de 1 Temmuz’dan itibaren yüzde 4.4 oranında zam yapılacak.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun kararı uyarınca, halen 978.60 lira olan brüt ücret 1.215 liraya, halen 773.01 lira olan net asgari ücret ise 30.67 liralık artışla 803.68 liraya yükselecek.
İşçi ve ailesinin, çok komik olan 30 liralık artışla 803 liraya yükselecek bir ücretle, tek kişilik açlık sınırının bin 100 lira olduğu günümüzde nasıl geçinebileceğinin hesabını varın siz yapın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder