Sayfalar

29 Mart 2015 Pazar

İşte Emekliye Kaynak

Siyasetin son günlerdeki tartışma başlıklarından biri de emekliler oldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iktidar olmaları halinde ‘’Emeklilere dini bayramlarda birer aylık tutarında ikramiye ödeyeceğiz’’ vaadi ve bunu noter belgesi ile güvence altına alması, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümet çevrelerince ‘’hayal’’ olarak nitelendirildi.

Bu vaat iktidarın karşı çıktığı gibi hiç de hayal değil.

Emeklilere yılda 2 ikramiye ödenebilmesi için gerekli kaynak istenirse pekala yaratılabilir.

Hükümetin ‘’kaynak yok’’diye görmezden geldiği, ötelediği emekliye ikramiye ödenebilmesi, ya da aylıklarında iyileştirme yapılabilmesi için kaynak var aslında.

O kaynak, kayıt dışı çalışan 9 milyon kişinin kayıt altına alınmasıyla oluşacak para.


Türkiye’de 9 milyon kişinin kayıt dışı istihdamından, dolayısıyla toplanamayan sosyal güvenlik primi ve vergiden ötürü devletin yıllık kaybı ortalama 50 milyar lira düzeyinde.

Eğer 9 milyon kişi çok sıkı bir denetim ile yürürlükteki asgari ücret baz alınarak (2015’in ilk altı ayında brüt 1202, ikinci 6 ayında brüt 1274 lira) kayıt altına alınırsa devletin yılda 50 milyar liraya yakın bir geliri söz konusu olacak.

Buradan sağlanacak para ile de yaklaşık 10 milyon emeklinin aylığında göreceli bir artış yapılabilir.

Ya da emekliye iki dini bayramda birer maaş tutarında ikramiye ödenebilir.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim vaadi olarak gündeme getirdiği “emekliye yılda 2 ikramiye ödeyeceğiz” açıklamalarına ilgili bakanlar böyle bir ödemenin yıllık 25 milyar lirayı bulabileceğini, ekonomik dengeleri bozacağını savunarak karşı çıkıyor, hayal ürünü olarak değerlendiriyorlar.

Zaten hükümet seçime yönelik açıkladığı paketlerde emekliyi unuttu. Onların sorunlarını taleplerini ağzına bile almıyor.

Oysa ortada kayıt altına alınmayı bekleyen 9 milyon kaçak çalışan işçi var.

Gelin hem kaçak çalışan bu işçileri sosyal güvenceye kavuşturun, hem de buradan gelecek kaynak ile emeklileri sevindirin.

Yine kamu maliyesinin disiplin altına alınması ile ikramiyeler için gerekli olan 25 milyarlık para sağlanabilir.

Sanırım, hükümet bunun hesabını bizden daha iyi yapabilir.

Ama burada siyasi kararlılık ve içtenlik önemli.

Kaynak yok diyenlere; işte kaynak, gözünüzün önünde duruyor.

Aslında Türkiye’nin kanayan yarası kayıt dışı istihdam ve bu çalışmadan ötürü yitirilen 50 milyar liralık gelir.

Kayıt dışı istihdamdan hem sosyal güvenlikten yoksun ucuz işgücü olarak çalıştırılan işçi, hem vergisini primini düzenleyen işveren, hem de prim ve vergi kaybı olan devlet yakınmaktadır.

Çığ gibi artan işsizlik, toplumda giderek yaygınlaşan yoksulluk kayıt dışı istihdamı besliyor, mantar gibi üremesine yol açıyor.

Savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen 2 milyona yakın Suriyelilerin günlük 20-30 lira gibi çok düşük ücretle sigortasız çalıştırılması da kayıt dışı istihdamı artırıyor.

Açıklanan onca mücadele paketlerine karşın, bir türlü önü alınamıyor, her geçen gün yayılarak artıyor kayıt dışı istihdam.

Türkiye’nin kanayan yarası olan kayıt dışı istihdama karşı topyekün mücadele ile çok ağır denetimler, hapse varan ağır yaptırımlar, yasal düzenlemeler getirilirse önü kesilebilir, en önemlisi çığ gibi artan işsizliğin durdurulması ile bu vahşi çalışma sistemi engellenebilir.

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder