Çalışmalarına başlayan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndan çalışanlar
yine umutsuz.
Çünkü hükümet, masaya asgari ücrete günlük 1 lira, yani
1 simit parası kadar bir zam önerisi ile oturacak.
2015 Yılı Programına göre asgari ücrete 1 Ocak ile 1 Temmuz'dan
geçerli olmak üzere 6 aylık dilimler halinde yüzde 3'er oranında zam
yapılması öngörülüyor.
Aileleri ile birlikte 20 milyonluk bir kitleyi ilgilendiren asgari
ücretli önümüzdeki yıl da
açlıkla mücadele edecek.
15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda muhtemelen bu yıl da
bildik senaryo hayata geçirilecek, işçinin muhalefetine karşılık,
''kaynaklar elvermiyor'' gerekçesiyle hükümet ve işveren oyları ile
2015 yılında uygulanacak yeni ücret belirlenecek.
Sanırım hükümet geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da yüzde 3'ün bir
miktar üzerine çıkarak, işveren temsilcilerinin desteği ile yeni
ücreti açıklayacak.
Yandaş medya da bunu ''asgari ücretliye müjde'', ''asgari ücrete büyük
zam'' şeklinde kamuoyuna duyuracak.
'Uzun yıllar sürdürdüğüm Çalışma Yaşamı muhabirliğinden edindiğim
deneyimle bunu savunuyorum.
Umarım yanılan ben olur, asgari ücrete yüzde 10'un üzerinde bir zam
yapılır, aldığı düşük ücretle yaşama mucizesi gösteren asgari ücretli
derin bir nefes alır.
Ama çok umutlu değilim.
Asgari ücret pazarlığında her yıl, ''bütçeden bu kadar pay ayrıldı,
''daha fazlası bütçeyi
zorlar'' gerekçesiyle aynı senaryo, aynı komedi sergileniyor.
Asgari ücretli de bunu kanıksadı artık.
Komisyona işçi temsilcisi olarak katılan Türk-İş haklı olarak asgari
ücretin tespitinde tek işçinin değil, en az dört kişilik ailenin geçim
standardının dikkate alınmasını, yeni ücretin en az 1447 lira olmasını
talep ediyor.
DİSK ise yeni ücretin net 1800 liraya yükseltilmesini istiyor..
Tabii Türk-İş'in bu istemleri komisyonda dikkate alınmayacak,
Türk-İş temsilcileri de 4 veya 5 toplantı sonrası komisyonu
terkedecek, yeni ücret işveren ile hükümet temsilcilerinin
belirlediği rakam üzerinden oy çokluğu ile saptanıp Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı tarafından kamuoyuna açıklanacak.
Yıllardır komisyonda aynı senaryo sergileniyor. Bu yıl da bundan
farklı olmayacak.
Her yıl Ekonomik Programda asgari ücrete önce yüzde 3 ve 4 zam öngörüldüğü yer
alır, ardından komisyonda bu rakamın üzerinde yüzde 6, 7, 8
veya 9 gibi bir zam yapılır.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda yeni ücret hep böyle belirleniyor.
Asgari ücretin ulusal düzeyde belirlenmeye başlandığı 1974 yılından bu
yana komisyonda oy birliği çok az sağlandı.
Yeni ücret çoğunlukla işveren ile hükümet temsilcilerinin oyları, çok
az olarak da hükümet ile işçi kesiminin uzlaşısı ile saptandı.
Yani işveren maliyeti, hükümet de kaynakların kıt olmasını ileri sürerek,
asgari ücret genellikle yüzde 10'un altındaki artışla belirlendi.
Nedense işçi, memur, emekliye zam söz konusu olduğunda hep bu ''yetersiz
kaynaklar, bütçenin elvermemesi'' gibi gerekçeler ön plana çıkıyor.
Oysa geçtiğimiz günlerde elektrik ve doğalgaza yüzde 9 zam yapıldı.
Doğalgaz ve elektriğe gelen zammın yansımaları yaşamın her alanında
etkisini göstermeye başladı.
Vergi ve harçlarda önümüzdeki yıl yüzde 10.11 artış olacak.
Halen brüt 1134, net 891 lira olan asgari ücrete temmuzda yapılan
yüzde 5.88'lik artış, elektrik ve doğalgaza yapılan yüzde 9 zam ile
birlikte eridi,
Bu ücretle çalışanlar cebinden yemeye başladı.
Komisyonun, bunları da gözönünde bulundurarak asgari ücrete yüzde
10'nun üzerinde zam yapması gerekiyor.
Ak Saray ve yeni uçak için bütçeden 1.8 milyar lira harcanıyor, asgari
ücretliye yüzde 3 zam öngörülüyor.
Yıllardır aralıklı olarak gündeme getirilen, asgari ücretin vergi dışı
bırakılması neden hayata geçirilemiyor?
Ya sık sık bu konuyu gündeme getirip asgari ücretliyi büyük bir beklentiye
sokmayn ya da asgari ücreti vergi dışı bırakın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder