Hükümetin Kıdem Tazminatı Fonu iştahı yeniden kabardı, rafa kaldırılan fon tekrar gündeme geldi.
Kıdem Tazminatı Fonu, temcit pilavı gibi ısıtılıp ısıtılıp belirli aralıklarla gündeme getiriliyor.
Bu kez de Başbakan Ahmet Davutoğlu, ‘’Yapısal Dönüşüm Programı’’ kapsamında kıdem tazminatında yeni düzenlemeye gidileceğini açıkladı.
Kıdem tazminatı çalışanların, emekçilerin en önemli hakkı,emekli olduğunda tek güvencesi.
Önceki yıllarda, işçi emekli olduğunda kıdem tazminatı ile başını sokabilecek bir konuta sahip olabiliyordu. Artık bu da zor.
Fon ile birlikte alacağı kıdem tazminatı da yarı yarıya düşecek.
İşçilerin ve sendikaların çok duyarlı olduğu kıdem tazminatının kaldırıp, tazminatların oluşturulacak fondan ödenmesi istenilen sonucu sağlar mı? Hayır sağlamaz.
Daha önce gündeme getirilen, kamuoyunun nabzı yoklanan taslakları irdelediğimizde, işverenin belirli oranda prim ödeyeceği fondan, işçiye verilecek yıllık tazminatı 15 günlük ücreti tutarında olacak.
Eğer önceki taslak hayata geçerse, yararlanma koşullarını yerine getiren işçiye çalıştığı her 1 yıl için 15 günlük ücreti kadar tazminat ödenecek.
Oysa mevcut sisteme göre, en az 1 yıl kıdemi olan işçi, belirli nedenlerden ötürü işini yitirmesi halinde her yıl için 30 günlük ücreti tutarında tazminat alabiliyor.
Eski taslaktaki bu düzenleme aynen kabul edilirse, işçinin her yıl 15 günlük ücreti tutarında kaybı olacak.
Her ne kadar ‘’hak kaybı olmayacak’’ dense de işçinin kazanılmış haklarından geriye gidiş olacağı çok net.
Hükümete göre, iflas ya da sıkça yaşanan işçi çıkarmalarından ötürü 10 işçiden 9'u kıdem tazminatını alamıyor.
Kıdem tazminatını alamayanların çoğunluğunun sendikasız işyerlerinde çalışanlardan oluştuğu sır değil.
Daha önceki taslağa göre, fondan evlenen kadın işçilerle, askere gidenler kıdem tazminatı alamayacak.
İşçi, fondan tazminat alabilmek için ölümlerin dışında 15 yıl bekleyecek.
Ölümü halinde yasal mirasçıları bu parayı alabilecek.
İşveren de yıllardır yakındığı kıdem tazminatından fonun hayata geçmesi ile kurtulmuş olacak.
Çünkü kurulması öngörülen fonla birlikte işverenin kıdem tazminatı yükü yüzde 8’lerden yüzde 3-4’e düşecek.
İşveren hem işçiye karşı tazminattan sorumlu olmayacak, hem de maliyetini aşağıya çekecek.
Kıdem Tazminatı Fonu yerine, Ücret Garanti Fonu'na bir madde eklenerek kıdem tazminatları güvence altına alınabilir, emekçiye de parası buradan ödenebilir.
İşverenin ekonomik sorunlardan, iflastan ötürü çalıştırdığı emekçiye ücret verememesi durumunda, Ücret Garanti Fonu'ndan işçilere bir kez olmak koşuluyla üç aylık ücretleri zaten ödeniyor.
Elinizdeki böyle bir fona eklenebilecek tek maddeyle kıdem tazminatları pekala güvenceli hale getirilebilir, işçi de işverenin ödemediği tazminatını buradan alabilir
Kıdem tazminatı saatli bomba gibidir. Bu konuda yeni bir düzenleme yapılırken çok dikkatli olunmalı.
İşçilerin onayı alınmadan, ‘’ben yaptım oldu’’ mantığı ile hayata geçirilecek düzenleme çalışma barışını çok ciddi tehdit eder, ortadan kaldırır.
Türk-İş ve DİSK’in bu konuda daha önce aldığı ‘’genel grev’’ kararları da unutulmamalı.
Hak-İş ise fona dünden razı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder