Sayfalar

15 Ekim 2014 Çarşamba

Babalar Gibi Satıyorlar

Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın kamu kurumlarının
özelleştirilmesine ilişkin ''Babalar gibi satarım'' sözü
belleklerdeki canlılığını hala korur.
Gündeme gelen yeni özelleştirme haberleriyle, Unakıtan'ın hem maliye,
hem de özelleştirmenin başında olduğu dönemde kamu kurumlarının
satılmasına yönelik eleştirilere verdiği bu yanıtı anımsadım
Şimdi de Haydarpaşa Projesi, Otoyol ve Köprüler, Elektrik Üretim
Santralleri, bazı limanlar, Spor Toto, At Yarışları, Halk Sigorta
Emeklilik ile Türksat Kablo TV, şeker fabrikaları satılacakmış.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklamalarına göre, halkın ödediği
vergilerle kurulan, her birinde emekçilerin alın teri bulunan devletin
karlı kuruluşları, öncekiler de olduğu gibi gözden çıkarıldı,
birilerine peşkeş çekilircesine, rant uğruna satılacak.
Son olarak Milli Piyango özelleştirildi. Neymiş efendim ''devlet kumar
oynatmazmış''.
Sırf bu gerekçeyle Hazine'ye oluk oluk para akıtan, kar eden bir kurum
daha elden çıkarıldı, satıldı.
Önceki yıllarda da Türk Telekom, TÜPRAŞ, Elektrik Santralleri,
Barajlar, Seydişehir Alüminyum, Sümerbank, TEKEL ve diğerleri, ''zarar
ediyorlar'', ''devlet ayakkabı, basma üretmez, rakı satmaz''
gerekçesiyle adeta birilerine ikram edilmişti.

Bu kuruluşları alanlar üç- beş yıl sonra ödediklerinin çok üzerinde
rakamlarla, çok büyük karlarla başkalarına devretti, kazandıkça kazandı.
Ne olurdu bu kurumlar devletin elinde kalsa, karları devletin kasasına girseydi?
Milli Piyango'nun ardından şimdi de Haydarpaşa Projesi başta olmak
üzere yine ülkenin göz bebeği kurumlar satılığa çıkarılacak.
Türk Hava Yolları'nın da (THY) özelleştirileceği gündeme getiriliyor,
hatta bu yöndeki hazırlıkların sürdüğü belirtiliyor.
Hem ''THY dünya markası'' diyeceksiniz, hem de filosunu yeni uçaklarla
güçlendiren, neredeyse uçmadığı ülke kalmayan böylesi övünülecek bir
kurumu, markayı satacaksınız. Pes vallahi.
Birer birer elden çıkarılan bu kuruluşların satışıyla elde edilen
para, iç ve dış borcu ödemeye yetti mi? Hiç de öyle değil.
1986-2014 yılları arasında yaklaşık 70 milyar dolarlık özelleştirme
gerçekleştirildi.
Özelleştirme gelirleri, iç ve dış borç ödemelerinde kullanılmak üzere
Hazine'nin hesaplarına aktarıldı.
Ne var ki özelleştirmelere rağmen, iç ve dış borç azalmadı, aksine
artış gösterdi.
AKP döneminde gerçekleştirilen 62 milyar liralık özelleştirme gelirine
rağmen, kamu borç stoku 103 milyar dolar arttı.
Hem borçlar arttı, hem de Cumhuriyet ile yaşıt Türkiye'nin
örnek işletmeleri satıldı.
Bunun yanı sıra özelleştirilen kurumlarda çalışan binlerce
emekçinin işine tazminatları ödenerek son verildi.
Bu insanlar bir anda işsizler ordusuna katıldı.
Nedir bu özelleştirme sevdası? Neden kamunun kar eden kuruluşları
teker teker elden çıkarılıyor? Nedir bu Cumhuriyet'in köklü
kuruluşlarını satma iştahı?
Kamunun işletmelerini sata sata bitiremediler.
İşletmelerin satılmasından vatandaş memnun mu diye sorulmuyor bile.
Özelleştirmeden elde edilen gelirler nereye harcandı, satılan
kurumların ne kadarı kapandı, ne kadarı rehabilite edlip daha iyi bir
duruma geldi?
Kamu kurumlarını alanlar ne kadar yeni istihdam yarattı veya ne kadar
işçi çıkardı?
Bu soruların yanıtı net olarak bilinmeden yeniden devletin devasa,
birçoğu da kar eden kuruluşları satılığa çıkarılıyor.
Rehabilite edilip yeni istidam yaratılması, daha verimli üretim
amacıyla yapılan özelleştirmelerde bu gerçekleşti mi?
Bunun yanıtı tabii ki hayır.
Kamu işletmelerini alanlar bırakın yeni istihdam yaratmayı, öncelikle
işçilerin işine son verdi.
Satılan kurumların arsalarına villa, rezidans, gökdelenler dikildi, bu
inşaatlarda iş güvenliğinden yoksun çalışan yüzlerce işçi hayatını
kaybetti
Oysa özelleştirmenin amacı işletmeler üzerindeki hantal yapıyı
kaldırmak, modernleşmesini sağlamak, üretime ve istihdama katkı
yapmaktı.
Ne yazık ki 1986 yılından bu yana süren özelleştirmelerde bu gerçekleşmedi.
Sonuçta o güzelim devasa kurumlar ''borç ödemek'' için elden
çıkarılırken, istenilen amaca ulaşılamadı, insanlar işinden oldu,
ülkenin gözbebeği kurumlar elden çıkarıldı.
Yaşanan bu olumsuz tabloya karşın hükümet şimdi de yeni kamu
işletmelerini ''Babalar gibi satmaya'' hazırlanıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder